TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Mustafa Karancı, Çakırlar’da planlanan TOKİ projesine ilişkin uyarıda bulundu. Karancı, dar gelirli vatandaşlar için konut üretimine karşı olmadıklarını belirterek, itirazlarının sosyal konutun kendisine değil, dere yatakları ve jeolojik açıdan hassas sahalarda bu ölçekte bir projenin planlanmasına yönelik olduğunu ifade etti.

Proje tanıtım dosyasına göre 206 blokta 4 bin 574 konut, 34 kapıcı dairesi, 61 dükkanlı ticaret alanı, bir ilkokul, bir ortaokul ve bir cami inşa edilmesi planlanıyor. Toplam ÇED alanı 56,3 hektar olan projede yaklaşık 18 bini aşkın nüfusun yaşayacağı öngörülüyor. Karancı, bu büyüklükteki bir yatırımın Antalya’nın can güvenliğini ve kamu kaynaklarını doğrudan etkileyeceğini belirtti.

Karancı, projede “sel riski yoktur” ifadesinin bilimsel dayanağı olmadığını vurguladı ve Türkiye’deki yanlış zemin tercihlerinin maliyet artışına, gecikmelere ve kamu zararına yol açtığını örneklerle açıkladı. En büyük tehlikenin zemin kaynaklı riskler olduğunu belirten Karancı, “Dere yatakları, taşkın alanları ve yüksek yeraltı suyu seviyesine sahip sahalar, deprem ve sıvılaşma riski milim milim incelenmeden bu projeye ‘risksiz’ demek bilimsel değildir” dedi.

Jeoloji Mühendisleri Odası, zemin etütlerinin ihale öncesi tamamlanmadığını ve maliyetlerin belirsiz olduğunu belirterek, projeye ilişkin dört maddelik çağrı yaptı:

Proje, jeolojik, jeoteknik, hidrojeolojik ve taşkın riskleri açısından bağımsız bilimsel raporlarla yeniden değerlendirilmelidir.

Dere yatakları, kuru dereler ve yüksek yeraltı suyu seviyesine sahip zeminler yapılaşma dışına çıkarılmalıdır.

TOKİ, Bakanlıklar, belediyeler, DSİ, AFAD ve meslek odaları ortak masa kurmalıdır.

“Sel riski yoktur” ifadesi, detaylı analizler yapılmadan kesin kabul olarak değerlendirilmemelidir.