Özkan Ailesinin İradesi Yeterli Gelecek mi?

Cumhurbaşkanına yakın idari ve akademik personele el çektiren Rektör Özkan yönetimi, Şubat ayında yaşanan öğrenci olaylarına sebebiyet vermişti. “Doktor olmak başka yönetici olmak başka” diyen üniversite çalışanları kendi iradelerinin dikkate alınmamasından yakınıyor.

Üniversitesi mi, Şirket mi?

Rektör Özkan'ın gündeminde sadece finansal projeler olduğu, yakın çalışma arkadaşları Rektör yardımcısı Murat Turhan ve Tıp Fakültesi Dekanı Erol Gürpınar'ın aynı şirketin ortağı oldukları, Asos programının yazılımı son 1,5 yılda üniversite imkanlarını kullanarak tamamladıkları ve üniversiteyi bir şirket gibi yönettikleri konuşuluyor. Akdeniz üniversitesi hastanesinin 700 milyonluk borcunun silinmesinden ardından alınan 150 milyonluk ödeneğin de sağlıklı harcanmayacağı ileri sürülüyor.

Memur-Sen Başkanı Ali Yalçın'a Ret

Rektör Özlenen Özkan'ın Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın'a randevu vermediği ama DİSK Başkanını makamında ağırladığı ortaya çıktı. Rektör Özkan’ın sınırlı sayıda misafir kabul ettiği,  buna karşın Deva Partisi Antalya il yönetimi ve Kaleiçi Rotary Kulübüne randevu verdiği belirtildi.

Rektörlük Mescid Kapısı Kapatıldı iddiası

Üniversite yönetimin rektörlük mescid yolu kapısını güvenlik gerekçesiyle kapattığı ve mescide giden yolu değiştirdiği gelen diğer haberler arasında. Rektör yardımcısı Murat Turhan'ın yönetim modelinin rekabeti derinleştirdiği, herkesle kavgalı olduğu, rutin işleri beklettiği ve soruşturma açtırdığı ifade ediliyor. Daha vahim bir iddia ise Rektör Özlenen Özkan yerine rektör yardımcısı Murat Turhan’ın talimatıyla e-imzaları özel kalem müdürünün atması olarak gösteriliyor.

İlber Ortaylı Gelse Atanamaz

Rektör Özkan'ın akademik atama kriterlerini mesnetsiz yükseltmiş olması öğretim üyelerince eleştiri konusu ediliyor. Üniversite yönetim kurulu ve senatodaki dekan ve müdürlerin eleştirisine kapalı olan üst yönetim hala WhatsApp uygulaması üzerinden karar alıyor. Yönetime gelir gelmez üniversiteyi Sağlık Bilimleri ve diğer Fakülteler olarak ayırmaya çalışan rektörlük yaklaşık 2 yıldır 700 akademik personelin atamasını yapmıyor ve maddi kayıp yaşatıyor. Yeni atama kriterlerinin öğretim üyelerine yönelik bir mobbing aracı olarak kullanıldığı, idarenin kendine yakın gördüğü personeli koruduğu belirtiliyor.

Dekanlar İşleyişten Rahatsız

Rektörlük yönetiminin hukuksuz uygulamalarına karşı yeni istifaların gündemde olduğu, Mustafa Ünal döneminin idarecileri BAP Koordinatörü Prof. Ahmet Küçükçetin, Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Beykan Çizel ve İlahiyat Fakültesi Dekanı Ahmet Öğkenin istifa etmeyi düşündükleri ve yönetimi eleştirmeye başladıkları ileri sürülüyor. 

Tevfik Fikret, dizelerinde ne güzel söylemiş:

“Bu harmanın gelir sonu, kapıştırın giderayak!

Yarın bakarsınız söner, bugün çıtırdayan ocak!

Bugünkü mideler kavi, bugünkü çorbalar sıcak,

Atıştırın, tıkıştırın, kapış kapış, çanak çanak...

Haber: bizimgaste.com